En Son Yazılanlar

30 Nisan 2014 Çarşamba

Blogda İlk Yazım


Herkese merhaba, hoş geldiniz… ben de hoş geldim. 

Tamam, blog açmaya karar verdim, gayet güzel ama bir süredir kıvranıp duruyorum. Bloğa İlkyazı nasıl yazılır? Neden söz etmem gerekir? Nasıl bir yazım dili daha uygun olur? Direk konuya mı girsem acaba? İşte bir yerden başla canım… Kafamın içerisinden birçok soru geçiyor, içimdeki heyecan düşüncelerimi detaylara sürüklüyor ama bu işi yapmaya karar verdim, başlamalıyım artık diyorum. Üretip, ortaya bir şeyler koymak zorlu bir süreçmiş. 

Kendimden söz etmeyi sevmesem de, anlatmam gerekir diye düşünüyorum. Adana’da dünyaya geldim. Liseyi bitirene kadar çocukluk ve ilk gençlik yıllarım orada geçti. Mutlu bir çocukluğum olduğu için o yıllarımı sevgi ile anımsıyorum. Doğup, büyüdüğüm bir yer olduğundan mı bilemiyorum ama Adana’nın yaşamımda özel bir yeri var. 


Hani küçük çocuklara sorarlar “büyüyünce ne olmak istiyorsun?” diye, ben bu soruya hep ‘psikolog’ diye yanıt verirdim. O tarihlerde televizyonda oynayan bir Amerikan dizisi benim küçük beynimi çok etkilemişti. Süreç içinde psikolojinin etkisi altına iyice girdim. Üniversite için ilk ve tek tercihim psikoloji oldu ve hedefime ulaştım. ODTÜ Psikoloji Bölümü’nden mezun oldum. Ankara’ya okumak için geldim derken, ailemin de buraya gelmesiyle kalıcı bir hayata dönüştü ve okul, ardından iş yaşamı beni Ankara'lı yaptı. 

‘Okudun, psikolog oldun’ deyip eğitim yaşamımın bittiğini düşünmeyin sakın. Öğrencilik yaşam boyu devam ediyor. Okul sonrası mesleğimdeki yeni gelişmeleri yakından takip etmek, uygulayabilmek adına çeşitli eğitimler aldım ve almaya da devam etmekteyim. Şu anda çalışma yaşamımı bireysel terapi, çift ve aile danışmanlığı yaparak sürdürmekteyim. 


Benim öncelikli hobim mesleğim ama bunun yanında güzel olan her şeyden hoşlanırım. Zor beğenirim ama beğendiğim, kabul ettiğim bir şeyi sonuna kadar sahiplenirim. Kitap okumak benim için bir tutkudur. Okumayı öğrendiğimden bu yana kitap okumak bir keyif olmuştur, çevrem kitaplarla doludur. Mesleki kitapların dışında özellikle edebi kitaplar ilgi alanım içindedir. ODTÜ Mezunları Derneği’nde kurmuş olduğumuz Edebiyat Kulübünün sekiz buçuk yıldır üyesiyim. 


Bu arada, ODTÜ Mezunları Derneği üyesiyim,  aynı zamanda derneğimizin bülteninde Yayın Kurulu üyesi olarak görev yapıyorum ve her ay ODTÜ’lüler Bülteni’nin “Kitaplar Arasında” sayfasında edebi bir kitabın tanıtımını yazıyorum. 

Sahip olduğum şeyleri çevremdeki insanlarla paylaşmayı severim. Yaşam felsefem, mutlu ve huzurlu olmaktır. Bu duyguları içimde hissediyorsam, ‘yaşamım doğru gidiyor’ diye düşünürüm. 


Bloğumda nelerden söz etmek istiyorum diye düşündüğümde aklıma ilk olarak psikoloji geliyor. Hepimiz birer insanız, duygu ve düşüncelerimiz var. Kendimizi daha rahat anlamak, ailemiz ve çevremizle daha iyi bir iletişim kurmak, her şeyden önemlisi mutlu olmak hepimizin hakkı diye düşünüyorum. 

Bundan dolayı amaçlarımdan biri, bir psikolog olarak bilgilerimi aktarırken sizleri sıkmadan paylaşımda bulunmak, diğer amacım ise, blog üzerinden karşılıklı iletişim halinde olup, sizlerin sıkıntılarına da yardımcı olmak. 

Elbette yazılarımda edebiyat da yer alacak. Sevdiğim kitapları mutlaka sizlerle paylaşacağım. 

Bloğum, benim için bir yerde bilgilerimi arşivlemek gibi bir görev yapacak. Ortaya somut bir şey çıkaracağım ve yazılarımı hazırlarken araştıracağım, birçok yeni bilgiler öğreneceğim… Açıkçası bunları düşündükçe gerçekten heyecanlanıyorum.    

Hepinize tekrar kocaman bir merhaba diyorum...


Tülay Ünlüevcek

Hiç yorum yok: